Kadir Kıymet Bilmek

Kadir Kıymet Bilmek

“Baba, bu gezegenler nasıl birbirlerine çarpmıyor?” Ali 8 yaşındaki oğlu Hasan’ın muazzam soruları karşısında, her gün daha da şaşırıyor ve daha çok şükrediyordu. İrdeleyen ve anlamaya çalışan bir evlat sahibi olmuştu. Bazen soruları cevaplamakta zorlansa da, hem onu düşündürüyordu, hem de bu düzeni kurmaya kadir olana karşı, daha da büyük bir sevgi duymasını sağlıyordu.

“Yavrucuğum, her bir gezegenin güneş etrafında kendine ait bir yörüngesi var. O yörüngeden çıkmıyorlar ve çarpışmıyorlar.” Hasan biraz bekledikten sonra tatmin olmamış bir şekilde tekrar bir soru yöneltti.

“Ama o yörüngelerinden çıkmıyorlar mı? Nasıl çıkmıyorlar?” Ali daha önce dersine çalıştığı için bu soruya hazırlıklıydı.

“Gezegenleri kıvrımlı bir dağ yolunun etrafında giden arabalar gibi düşün. Arabaların belirli bir hızları ve kütleleri var. Kütlesi büyük olan araba çok hızlı giderse dengesini kaybeder değil mi? Gezegenlerin de aynı bu şekilde belirli bir kütleleri ve hızları var. Onlar, hızlarını aşmadıkları için yollarından ayrılmıyorlar.” 

Hasan aydınlanmış bir şekilde kafasını sallarken Ali “Elhamdülillah ya Kadir” dedi içinden. Her şeye gücü yetenin, bir gezegeni hızlandırmasına bakardı. Ama en büyük kudret sahibi olan, o sınav sahasına en çok kadir, kıymet gösterendi...

Bütün mesele bugün karaya bir damla ak düşürmek...

Ortalığı beyaza bürümek değil...

Y.H.